Post on 15-Apr-2017
ÇAĞDAŞ BİLİM
YİRMİNCİ YÜZYILA GİRERKEN DURUM
Galileo ve Newton'un temellilerini attığı ve onları izleyen iki yüzyıl boyunca sayısız kanıtlamalarla güçlenen mekanik teori, gelişmeler karşısında yetersiz kalmıştır.
YİRMİNCİ YÜZYILA GİRERKEN DURUM
Newton teorisi, evreni bir takım kuvvet,basınç,gerilim,titreşim ve dalgalarla işleyen bir makine modeline yorumlamayı içeriyordu. Doğada olup biten tüm olguların, insan deneyimine giren herşeyin,bu modele uygun açıklanabileceği çok yaygın bir kanıydı.
YİRMİNCİ YÜZYILA GİRERKEN DURUM
Newton fiziğinin ancak belli hız ve büyüklük limitleri içinde geçerli
olduğu, atom-altı boyutlarda hızın ışık hızına yaklaştığı hallerde bu fiziğin
yetersiz kaldığı ortaya çıkar.
YİRMİNCİ YÜZYILA GİRERKEN DURUM
Özetle; Einstein teorisini Newton'un «mutlak uzay», «mutlak zaman» ve «mutlak hareket» reddetmekle kurmaya başlar.
YİRMİNCİ YÜZYILA GİRERKEN DURUM
Einstein, Newton’un kütlesel çekim kavramını da yetersiz bulur. Newton’a göre kütleler birbirlerini ‘yerçekimi’ dediğimiz kuvvetle çekerler. Oysa
Einstein, çekim( gravitasyon ) olgusunu kütlelerin içinde bulunduğu uzayın
geometrik yapısının bir özelliği saymaktadır.
YİRMİNCİ YÜZYILA GİRERKEN DURUM
Einstein bu durumu bilgimizin yetersizliği ile
açıklama yoluna giderek geçici saymış, yaşamı boyunca doğanın nedensel
yasalara bağlı işlediği görüşünü korumuştur.
Einstein devrimi
Özel Relative Teorisinin doğuşu
1881’de Michelson ve Marley adında iki Amerikan fizikçisinin
yaptığı bir deney bilim dünyasını bir çıkmazla karşılaştırmıştı.
Einstein devrimi
Özel Relative Teorisinin doğuşu1-) Doğa yasaları düzgün hareket eden tüm sistemler için geçerlidir.
2. Bir gözlemciye bağlı olarak ışığın hızı daima sabittir. Başka bir deyişle, ışık hızı tüm referans sistemleri için değişmezdir.
Özel Relativite Teorisi(İzafiyet Teorisi)’ nin Sonuçları Teorem ’in en önemli ve atom bombasının patlatılmasıyla e çok bilinen bir sonucu da, madde ve enerjinin eşdeğerliğine ilişkindi.
Buna göre maddeyi enerjiye, enerjiyi de maddeye
dönüştürmek olanağı vardır.
Özel Relativite Teorisi( İzafiyet Teorisi)’ nin Sonuçları
Örneğin, bir uranyum veya herhangi bir radyoaktif madde atomunu laboratuvarda ikiye ayıracak olursak ,meydan gelen iki parçanın başlangıçtaki atomdan daha hafif çektiğini görürüz; ancak bu ayrılmada bir miktar enerjinin açığa çıktığı da gözden kaçmayacaktır.
Genel Relativite İlkesi
Klasik mekanikte ve Özel Relativite ’de düzgün doğrusal
hareket eden sistemlerin ayrıcalığı vardır. Einstein
sistemler arasında ayrıcalık olmaması gerektiğine inanır.
Genel Relativite İlkesi
Sıkıntıyı önce Newton görmüş ama düzeltememişti. Daha sonra Mach, klasik
mekaniğin yeni bir temele oturtulması için önemli çalışmalar yapmıştır.
Genel Relativite İlkesi
Sistemler arası ayrıcalıklar ancak şu genelleştirilmiş relativite ilkesi ortadan
kaldırabilirdi. Bütün referans sistemleri doğa olaylarının
betimlenmesi için eşdeğerdir.
Çekim Alanı Kavramı
Einstein’ın 1916’da açıkladığı Genel Relativite teorisi işte bu
eşdeğerlik üzerinde kurulmuştur. Bu teori daha önce ayrı sanılan
yerçekimi kuvveti ile eylemsizlik etkisini ‘çekim alanı’ denilen bir tek kavram altında birleştirir.
Çekim Alanı Kavramı
Einstein’ın bu noktada, Maxwell’ in elektrik ve manyetik kuvvetlerin ‘elektro-manyetik alanı’ kavramı
altında birleştirmesinden esinlendiği söylenebilir.
Çekim Alanı Kavramı
Bunlardan ilki Newton teorisinin açıklamada yetersiz kaldığı bir gözlemdi : Merkür gezegeninin
periheli (yörünge elipsi üzerinde Güneş’e yakın nokta)’sinin kayması
Çekim Alanı Kavramı
Astronomlar bu kaymayı volkan dedikleri bilinmeyen bir gezegenin etkisine bağlamak
isteseler de böyle bir gezegenin varlığı saptanamadığından önerilen açıklama geçersiz kalmıştır. Genel relativite bu
kaymanın her yüzyıl için 43 açı saniyesi kadar olduğu içeriyordu. Bu rakam ölçme ile
ulaşılan değere çok yakındır.
Çekim Alanı Kavramı
Özel relativite ’den daha kapsamlı ve bilimsel yönden daha önemli olan Genel relativite garip görünen bazı sonuçlar da getirmiştir. Örneğin teoriye göre, evren
büyüklük itibariyle sonlu fakat sınırsızdır.
Çekim Alanı Kavramı Yine teori, evrenin giderek ya
büyümekte ya da küçülmekte olduğu gereğini içermektedir ki, uzak
nebülözler üzerindeki gözlemler büyümekte olduğunu göstermektedir.
Çekim Alanı Kavramı
Teorinin açıklanmasından üç sene sonra, bir grup bilim adamının Güneş’in tam tutulmasından
yararlanarak yaptıkları son derece duyarlı ölçmeler sapmanın, teorinin
haber verdiği ölçüye yakın var olduğunu ortaya koymuştur.
Çekim Alanı Kavramı
İngiliz Kraliyet Bilimler Akademisi’nin bu sonucu açıklaması
üzerine, Einstein bir anda tüm insanlığın gözünde tarihin sayılı
bilginlerinden biri olarak yükseldi.
Kuantum Teorisi ve Atom Fiziğinin Doğuşu
Planck'ın BaşarısıIşığın en küçük birimi fotonların, hem
dalga hem de parçacık özelliğini göstermesi öteki adıyla dalga parçacık
ikililiği, Planck`ın başarısı olup kuantum mekaniğinin de kilidini açan anahtar
olmuştur. Bu bir devirdir. Modern fiziğin başlangıcıdır. Onun için, «İnsanlık tarihinde gelmiş geçmiş en büyük
fizikçilerdendir « diye söylenir.
Foto-Elektrik EtkiBaşlangıçta her türlü radyasyonun( ısı , ışık ,
elektro manyetik vb.) kuanta biçiminde verilip alındığı görüşünde olan Planck daha sonra ışık
radyasyonun sadece verildiğinde(veya saçıldığında) bu biçimde olduğunu ileri
sürmekle yetinir. Böylece, ışığın dalgasal nitelikte olduğunu gösteren girişim ve kırınım
gibi olguları açıklama olanağı korunmuş oluyordu.
Kuantum Teorisinde GelişmelerTeknolojinin gelişmesiyle daha hassas
ölçümler yapılmaya başlanmış ve garip olaylar gözlenmiştir. Kuantum fiziğinin doğuşu, 1900 yılında Max
Planck’ın «Siyah Cisim Işıması» olayına yaptığı katkıya dayanır..
Alanın gelişimi Max Planck, Albert Einstein, Niels Bohr, Werner
Heisenberg,Erwin Schrödinger (sırasıyla resimlerde) ve daha birçok bilim
insanının çalışmalarıyla sürdürülmüştür. İronik olarak Albert Einstein’ın kuantum fiziği ile ciddi kuramsal sorunları vardı ve onu çürütmek veya değiştirmek için
yıllarca çalışmıştı
Kaynakça ; bilim tarihi kitabı cemal yıldırım remzi kitap evi